google-site-verification: google5de5c95d93b82466.html Karmaşık İnsan İlişkileri İçinde İletişim ve Benliğimizi Korumak
top of page
  • Yazarın fotoğrafıNuryüce Emircan

Karmaşık İnsan İlişkileri İçinde İletişim ve Benliğimizi Korumak




Hepimiz var olduğumuz andan itibaren bilinçli ya da bilinçsiz olarak çevremizle iletişim halindeyizdir. Bu iletişim hayatın her alanında kendimizi ifade etmemizi ve karşımızdakini anlamımızı sağlar. Bazen içinde bulunduğumuz durum daha zorlayıcı ve anlaşılmaz olabilir. Çünkü tanıdığımız ve tanımadığımız kişilerle iletişim kurmak zorunda olabiliriz. En basitinden arkadaşımız ile buluştuğumuzda, o da farklı bir arkadaşını getirdiğinde iletişim kurarak sohbet ederiz. Bu bizi hem yeni bir insan tanımaya yönelik eğitir hem de onunla kurduğumuz gündelik sohbet anlamsız gelebilir. Daha da önemlisi iletişimin içinde samimiyet yoksa iş çok karmaşıktır. Samimiyet yakınlığın başlangıcıdır. Gelişmiş ve oturmuş bir kişiliğe, benlik bilincine sahipsek iletişiminiz kuvvetli olur ve böylece sohbeti kendi faydamıza sağlayabiliriz. Faydadan kasıt ihtiyacımız olan duyguları alabilmek ya da karşıdaki kişiyi doğru anlayarak senkronize olmak ve ona da ihtiyacı olan duyguyu verebilmek esastır. Fakat benliğimiz çok derinlerde açığa çıkmayan bir haldeyse anı kurtarmak için rol yapabiliyoruz. İletişim için ezber cümleler kurarak kendimizden özgün fikirler sunmayarak kısaca herkese göre davranmaya çalışarak adapte oluruz. Bu yüzden bize karmaşık gelebilir Özellikle dış dünyaya aktardığımız her şey -tabii ki özel konular hariç- dürüstçe ifade edilmelidir. Bu bizi samimiyete götürür. Doğal, alıcı, özgün, yaratıcı ve kabul edilmiş bir haldeysek kendimizi ve karşımızdakini doğru anlarız böylece ifadelerimizle ortak bir kanal içinde birbirimizi var etmiş oluruz. Bu bizi hem yalnızlıktan çekip alır hem de kişiliğimizi oluşturur. Kendimizi ifade ederek ve karşımızdakinin de ifade edişini kaile alırsak ortak bir iletişim çemberi oluştururuz. Bu durum bizi bilinir kılar. İfade edilmeyen her cümle, her düşünce ve duygu içimizde bir karmaşa yaratır. Karmaşa iç dünyamızın oluşumunda başlangıçtır. Bu karmaşayı anlamak ve çözümlemek hayata bakış açımızı oluşturabilir. Bu iç dünyanın dış gerçeklik ile uyuşmaması neticesinde psikolojik rahatsızlıklar oluşabilir. Dış dünyaya aktardığımız çoğu davranış bizi sağlıklı kılar. Dış ve iç dünyayı algılayışımız dengeli olmadır. Dengeyi oluşturan bilincimizdir. İç dünyamız basit olduğunda daha anlaşılır oluruz. Yine de gerçekleri doğru ve uyumlu algılamak sağlıklı bir iletişim yaratır. Dışa dönük insanların bazıları çevresi ile oluşurken çevresini de oluşturur. İçe dönük insanlar ise kendilerine yeterli olmayı severler. Her davranışımız bir seçim üzerinedir ve nasıl biri olacağımızı belirler.

Karmaşık insan ilişkileri içinde iletişimimizi her an canlı ve zinde tutmak, değiştirmek, geliştirmek, organizma olarak büyüdükçe kendiliğinden olur. Ben bu "kendiliğindenliğin" nasıl olduğunu anlamaya ve anlatmaya çalışıyorum. Çünkü insan doğar, büyür, yaşar ve ölür. Bu süreç her zaman kendiliğindendir. Fakat nasıl oluşur? Bu yazıda nasıl olduğu açıklanmıştır. Samimiyet, fedakarlık, doğallık, empati, sevgi ve saygı ile olur. İnsan ilişkileri bir toplumun dayanışmasın ve ayakta kalmasını belirler. Konuşulan dilin içeriği kültür seviyesini gözlemlememize yardımcı olur. Her zaman iyi niyetli bir konuşma içimizi ısıtır.

Bize hoş gelen, sevdiğimiz insanlar ortak duygularımızın olduğu kişilerdir ve onlarla daha çok iletişim kurmak isteriz. Farkında olmamız gereken ise özgün yapımızdır. Bize özgü yeteneklerin, kişiliğin ve potansiyellerin varlığından haberdar olmalı, kabullenmeli ve açığa çıkarmalıyız. Değerli oluşumuz benliğimizin ortaya çıkışında gizlidir.


66 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page