google-site-verification: google5de5c95d93b82466.html Aklımda - Meftun.Art
top of page
  • Yazarın fotoğrafıDicle Koyun

Aklımda

Gözünü açtı. Üstündeki ağırlıklardan kurtulmak üzere kollarını iki yana serdi, geceyi selamladı. Yattığı taştan dikelip etrafına baktı. Etrafını saran zemheri[1] ayazının kokusunu ciğerlerine, yüreğinin derinliklerine doldurdu. Karanlığın içine işlediği günahlar, hanesine bir bir yazılırken yaşadığı büyük tutku, tırnağından saç teline kadar büyük bir haz uyandırıyordu. Gırtlağından tırmanan kahkahayı yavaşlattı ve önüne baktı. Uzun pençelerinden akan kanları görünce duraksadı. Gün ışığı yitip gitmeden önce yine neler olmuştu kim bilir? Pençelerini avuçlarının içine saklayarak göğsüne bastırdı ve şeytanına şükranlar sundu; yasak kılmadığı her elmanın hürmetine. Boşluğun içine doğan zakkum ağaçlarını[2] fark etti o an. Çevrelerinde dolaşmaya, aralarından geçip gitmeye başladı. Her dalında asılı olan yasaklara baktı. Her biri damarlarında dolaşan katranı kaynatıyor, içten içe sevinç çığlıkları atmasını sağlıyordu. Gözleri yuvalarına sığmıyordu. Kulaklarını patlatan kalp atışları ayaklarını yerden keserken, pençelerine baktı tekrar. Toplamda 81 adet olan parmaklarının her birinde 3’er günah sallanıyor, uçurumdan aşağı yuvarlanmak için can atıyordu. Pençelerini avuçlarının içine saklayarak göğsüne bastırdı ve şeytanına şükranlar sundu; caiz bulduğu her kötülüğün hürmetine. İleride, çok ileride bir kuyu gördü. Ağaçların ardında ateşten dağın[3] üstünden yuvarlanan bedenlerin, içine düşüşünü büyük bir keyifle izledi. Onun günahına ne kadar dâhil olan sadık elçisi varsa ebedi acıya mahkûm edilirdi. Onlarla imzaladığı kör anlaşmanın sonunu sadece o bilirdi. Elçilerine bu konuda tek bir şey söylemezdi. O ne isterse fani dünyanın köleleri, haberleri dahi olmadan, şeytanla anlaşma masasında oturduklarını bilmeden yerine getirir yasakların yasaklandığı bir düzeni kurmak üzere canla, başla çalışırdı.


Büyük bir keyifle zıpladı. Zakkumların arasında kahkahalar atarak koşarken anlaşmanın kabul edildiğini anladı. Gün gelmişti. Kulları ateşler içinde kavruluyor, soğuk cehennemin derinlerine kuyu sayesinde ulaşıyordu. Parmaklarından sallanan zincirlere baktı. Her birinde farklı boyutta, farklı ağırlıkta kırılmış halkalara boşlukta süzülüyordu. Pençelerini avuçlarının içine saklayarak göğsüne bastırdı ve şeytanına şükranlar sundu; ona bağışladığı her saf kötülüğün hürmetine. Esen rüzgâr ağaçların dallarından sallanan günahlara yaklaştı. Tek tek dokundu “Aklımda” diye fısıldayarak. Tek tek uyandırdı haram kılınanları. Anlaşmaya göre gecenin şerrinden kaçarak onun kollarına düşen her günahı bilinçli bir şekilde kucaklamalıydı. Anlaşmayı unutmadığını şeytanına hissettirmek için 7 harfli kelimeyi fısıldar, onunla gurur duymasını sağlardı. Göğe yükselen toplar bir bütün haline gelmek ister gibi toplandı ve büyüdü. İç içe geçti, sakince sıralarının gelmesini bekledi. Ateşten dağın üzerinde uyuklayan kuşa bir ıslık çaldı. Kapıyı aralama vakti gelmişti. Eski elçiler yuvarlanmış; sonsuz acılarına, saflıklarına kavuşmuştu. Kuş tünediği yerden kalktı, ayyuka[4] yükseldi. Kapıya doğru kanat çırptı, kanadından düşen 7 tüy büyüdü, zakkumun dalındaki meyveleri örttü ve fani dünyaya doğru kaybolup gitti. Gücü tükenirken yanına doğru konan kuşun tüylerinin arasına girdi bizimki. Kuşun sırtına küçük bir delik açıp kalbine doğru yol aldı. İçine doldurduğu vesveselerle beraber kendini kuşun yüreğine gömdü ve boşlukta tamamen kayboldu. Açtığı kapıdan dolan tüm kötülükler yeni sahiplerinin olmayan yüreklerini doldurdu. Doldurmaya devam etti. İnsan denen yaratık ise sonunu hazırlayan bu varlığın derinlerde bir yerde yeşermesine izin verirken olan her şeyi izlemekle yetindi.


KAYNAKÇA [1] Zemheri- zemherir: gün dönümünden sonraki şiddetli soğuklar, karakış. (Ferit Devellioğlu- Lügat ) [2] Zakkum ağacı: 1.Ağu ağacı. 2.Cehennemde yetişen bir ağaç. 3.Cehennemliklerin yemeği. (Ferit Devellioğlu- Lügat ) [3] Kur’ân’da Cehennem Kavramının Tefsîr Müdevvenatına Yansıması Üzerine Genel Bir Değerlendirme, Hatice Şahin Aynur. (sayfa 19, satır 12) [4] Ayyuk: Semanın pek yüksek yeri. (Ferit Devellioğlu- Lûgat )


193 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Ancak Rüyanda

Belinda

bottom of page